İkimizin Çılgın Tarihi

Esra Asar

hem sen biliyor musun ben öğreniyorum
öğreniyorum hala
bir baş arıyorum mezar için
avcunun tam ortasından yürüyen kan damladığında yavrum
yanağımı mı öptün kendini mi astın
buluvermiş olacağım, şaşacaklar
bugün o yumruk yiyip saydığın yıldızlardan birindesin
(öylesin)
yüzünü daha akılların hayal edemediği ışıklarca görüyorum
(öylesin)
arabada ajda pekkan, özlem beni yutuyor dışarda bağrış
puştun biriyle dövüşüyorum, gelip seni tutuyorum ağlama diyorum

biliyor musun biz ayın belli günleri yıkardık bi şeyleri
dar lavabolarda iç çamaşırlarımızı
yemek masalarında aile bağlarımızı
ya güzelleri mi yarıştırsaydık?
onlardan bize ne? ben senin başucundayım
kolumdan çekilip bir yere götürülemezim. canım isterse gideceğim
böyle çiziyorum kendimi. hoşuna gitti mi?

anlat:
nasıl gördün o çekmeceyi. yürüdün ona doğru.
kulbunu tutup çektin kendine. açıldı. gözlerin de parlamıştır belki.
alıp gittin. bir gece uyudun onunla. uykun hiç bölünmedi. şaşar insan.
sonra.. cebinden nasıl çıkardın öyle o silahı.
bu şimşekler çaktı durdu üstümüzde sıçrattı seni
sıçradın ve en sevdiğim rengi düşündün
boğum boğum parmaklarının uçlarına yayılan moru

En Yeniler

“Şiir Okuyan 2 Kişi, 1’i Erkek 1’i Dişi” Podcast Serisi Başladı

160. Kilometre Yayın Yönetmeni Ömer Şişman’ın küratörlüğünde hazırlanan yeni...

İnce Gezmelik – Osman Erkan

dönerken dünya mavi bir ses çıkarır, o sesi şairden başkası...

Bir Şairin İzleri: Nilgün Marmara Belgeseli

Yönetmenliğini Tolga Oskar’ın üstlendiği Nilgün belgeseli izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor....

İki Şairin Filmi: Tekerleme (1984)

Leyla Bayrı 1984 yapımı Tekerleme, Merlyn Solakhan’ın Berlin Film ve...

Ozan R. Kartal ile Haydi Etek Giyelim üzerine Söyleşi – Ceren Avşar

Ceren Avşar   “Roald Dahl’ın Charlie’nin Çikolata Fabrikası kitabındaki her yöne...

Arşivlen: yahut – Kadir Çakır

ipliklerin ucundan tanın- efil bir madalyon, göğsün tam ortasından yaşaman gerek...

Benzer İçerikler

Arşivlen: yahut – Kadir Çakır

ipliklerin ucundan tanın- efil bir madalyon, göğsün tam ortasından yaşaman gerek denilen an daha çok başını çeviremediğin gökyüzü seninmiş gibi yapabilmek ile ilgili tamam doluyorum her şeye / boğum boğum grileşen şovalye...

Soğuk bir Noel Armağanı – Levent Karataş

bana noel’de verdiğin lavanta sabununu henüz kullanmadım ada sabahı kedilerle kahvaltı etmeden evvel verdiğin o soğuk armağanı bisikletlere bakıp cılız güneşlere aldanmış çiçek dallarını fotoğrafladığımız günün...

Mektūb – Reşit İmrahor

      Hânendesin. Yemin billarz hânendeyim. Yağmur yağmadan damlaların tizini duyuyorum, sen o tarz dinliyorsun diye. Cönkümde yazıldığı üzere; benim sana duyduğum şahane bir hayranlığım var. Ey gözleri maralım, saçları karamelam. Ey dudakları...