Murat Nemet-Nejat’ın fotoğraf ve şiir sanatlarının kesişimindeki derin düşüncelerini işlediği ufuk açıcı eseri The Peripheral Space of Photography (Fotoğrafın Çevresel Alanı), ilk yayınlanışından tam 21 yıl sonra yeniden okurlarıyla buluşuyor. Kitap, 1993’te Metropolitan Müzesi’nde gerçekleşen The Waking Dream: Photography’s First Century adlı erken dönem fotoğraf sergisi üzerine düz bir genişletilmiş makale olarak başlamış, zamanla büyüyerek yazarın anlatıcısı ile son yüzyılın sanat tarihinin başrol için yarıştığı, şiirsellik üzerine büyüleyici bir çalışmaya ve felsefi bir romana dönüşmüştür.
Kitap, temel bir hayal kırıklığı ile açılır. Sergi, yazarların umutlarının aksine, yeni bir sanat formunun ham, devrimci bir başlangıç anını ortaya çıkarmaz. Tam tersine, ilk fotoğrafçıların 19. yüzyılın orta sınıf resim türlerine uyum sağladığını gösterir. Bu ilk düş kırıklığı, Nemet-Nejat’ı fotoğrafın özüne dair daha derin bir keşfe yönlendirir: Sanatçının sanat ve prosedür hakkındaki kendi fikirlerini bile nasıl aşabileceğini, medyumun kendi doğasında yatan gücü araştırmaya iter.
Nemet-Nejat’ın kitapta vurguladığı merkezi ve çarpıcı nokta şudur: Fotoğraf, sanat tarihinde temsil araçlarına, yani kameraya, doğrudan bakabilen ilk sanattır. Poz veren öznenin “sizi fotoğraflarken kameraya bakabilme” kararı ve eylemi, sanatçıdan bağımsız bir ajansı, bir tür radikal demokratik niteliği temsil eder. Bu, geleneksel sanatlardaki edilgen özneden köklü bir kopuş anlamına gelir.
The Peripheral Space of Photography (Fotoğrafın Çevresel Alanı), fotoğrafın diğer sanat biçimlerinden (özellikle resim gibi plastik sanatlardan) temelde ayrıldığını savunur. Nemet-Nejat’a göre fotoğrafik görme, plastik bir deneyim değildir; görüntü ile kelimeler arasındaki ilişki etrafında inşa edilmiş meditatif bir deneyimdir. Metropolitan’daki sergiden örnek fotoğraflar üzerinden yaptığı titiz analizlerle, fotoğraftaki asıl odak noktalarının sıklıkla teknik “hatalar” (bulanıklıklar, aşırı veya yetersiz pozlamalar) olduğunu ve gerçek anlamın, nesnenin merkezde değil, uzamsal olarak çevresinde, periferisinde var olduğunu tekrar tekrar ve ikna edici bir şekilde gösterir.
İlk başta bir sergi eleştirisi olarak tasarlanan bu metin, Nemet-Nejat’ın derinlemesine düşünsel yolculuğuyla genişlemiş ve çok katmanlı bir esere dönüşmüştür. Fotoğraf üzerine bir incelemeden çok daha fazlası olan bu kitap, temsil, özne-nesne ilişkisi, sanatın doğası ve şiirsel düşünce üzerine de derinlemesine kafa yorar. 21 yıl sonra yeniden basılan The Peripheral Space of Photography (Fotoğrafın Çevresel Alanı), fotoğrafın dijital çağda bile değişmeyen temel sorularını sormaya ve sanatın gücünün merkezde değil, tam da o “periferik alanda”, beklenmedik detaylarda ve öznenin kameraya attığı o dirençli bakışta saklı olduğunu hatırlatmaya devam eden zamansız ve provokatif bir klasiktir. Fotoğrafa, şiire ve nasıl gördüğümüze dair ufkunuzu genişletecek bir keşif.
Satın Almak İçin