Bizden kalan son şeylere, daha doğrusu ondan bana kalan son nesnelere baktım: annesiyle sinemaya gitmek için çıktığı gün yağan deli dehşet yağmurdan sakınamadığı için...
Sıkı bir nefesle bütün Doğu’yu içime çektim, bir süre kaldı bende. Otobüsten indikten sonra içine düştüğüm manevi hava pek sarmadı. Buraya gelene kadar yolda...
Sabahın ilk ışıklarının ağaç yaprakları arasından yüzümü falan yalamadığı sıradan bir sabahtı. Rüyamda yine çözemediğim bir geçmiş düğümü için dişimi kırmışlığımla, elimde geçmişiözlememden başka...
Hasan Ay
Bulunduğumuz andan birkaç iklim önce. Öğleden sonra göt donduracak bir şekilde soğuyan bir sonbahar günüydü. Ellerim ceplerimde, mahallenin futbol kulübüne katılmak için...
Günlerim bu masanın başında, pencereye karşı, sokak gürültüsü içinde, yazma çabasıyla geçiyor. Yazdığım şiirlerde eksik bir şey var. Tutkularımı, acılarımı, sevinçlerimi açıkça yazamıyorum. Birileri...