Fatih Ceyhan
karıcığım düğününe yetişemeyeceğim kravatımı çaldılar
pencerenden götünü süzen kargalara ceviz kıracağı fırlat şimdilik
körşun geçirmez camdan gözlüklerimi balkondan sarkıt ,
bakmakla görmek arasındaki farkımızı ablukaya aldılar
annesinden sökülmüş bir zürafa taşı,
onu da fırlat aile kurumunun haysiyeti tökülsün.
orgazmına 6 dil seçenekli altyazı
ve şapkasını çaldığım artık kel bir mantar.
muhbir orospular komidinine fotoğrafım basılı bir banknot
dünyayı buradan birbirine sokacağımız kadar dedikodu devlet içlerine
girift bir cigara sarıyorsun punk ve arbedeyi de içine sererek
onu baş ucuna koyuyorsun sonucunu bilmeden.
urgan iple ten uyumunun arasını yapan sebepler ansiklopedisinin
daha a harfini bitiremedin,
şu ayakların altındaki sehpaya entelektüel bir uçan tekme.
kafamın üstündeki elmaya kimse seni hedef almıyor diye
manipülasyon yaparak geçti bir gün daha.
onu yemiyorum ki yaşatıyorum sansın
yaşamak senden neden nefret ettiğimi hatırladım,
oysa sadece evime dönerken yürüyordum,
kesici aletlerime doğru yürüyordum
bunlar kaç para kazanıyor ki bu kadar rahat yiyorlar dünyayı
biz para üstlerini bölüşelim
yalnızca sigara almaya gönderilmek için doğurulmuş çocuklarla
para üstlerini bölüşelim,
mahallemiz çalışıyor, orospularımız çalışıyor,
hızımızı dünyadan çalıyoruz
ayakkabılarımızı evinizden
kardeşliği ölmüş piç tenekeleri,
sansürü öldürülmüş suç unsurları ,
bütün yeraltı edebiyatı terimleri
tek bir anı öldürür
sehpaya tekme
sancıya tekme
sigaraya tekme
kardeşliğin üç şartı
tutuklusun dostum bizimle karakola kadar geliyorsun