Sahipsiz Bir Şiir, Yalnız Bir Yazar: Feyyaz Kayacan’ın Şiir Evreni

Yazarın Portresi

1919 yılında İstanbul’da doğan Feyyaz Kayacan (asıl adıyla Feyyaz Fergar), Saint Joseph Lisesi’ni bitirdikten sonra Fransa ve İngiltere’de siyasal bilgiler ve ekonomi eğitimi aldı. Londra’da uzun yıllar BBC Türkçe Yayın Servisi’nde çalıştı. Yazı yaşamına çok erken yaşlarda Fransızca şiir kitaplarıyla başladı: Les Gommes Insolites (1935) ve Gestes à la Mer (1943) onun ilk adımlarıydı. Bu erken dönem şiirleri, bir Fransız edebiyatçısı inceliğinde yazılmış, sözdizimsel olarak Fransız şiirinin sürreal mirasına yaslanan denemelerdi.

Türkiye’ye yönelişi ise daha çok öyküyle oldu. 1958’de Şişedeki Adam adlı ilk öykü kitabı yayımlandı. Ardından gelen Sığınak Hikâyeleri (1962), Cehennemde Bir Yusuf (1964), Gibiciler (1967), Hiçoğlunun Serüvenleri (1969) ve Bir Deli Değilin Defteri (1987) gibi kitaplarla kendine özgü, keskin ironili, yer yer Kafkaesk bir evren kurdu. Türk öykücülüğü içinde absürtlüğün ve grotesk anlatının temellerini atmaya çalışan öncülerden biri oldu. 1982 tarihli Çocuktaki Bahçe romanı, biçimsel olarak parçalı yapısıyla, iç monologlarla örülü diliyle bu çizgiyi sürdürdü. 1991 yılında ilk defa İngilizce yazdığı şiirleri A Talent for Shrouds adıyla kitaplaştırdı. Bir yıl sonra ise ölümünden önce 1992 yılında yine İngilizce olarak yazdığı şiirleri The Bright is Dark Enough ismiyle kitaplaştırdı. 5 Nisan 1993’te hayata veda etti.

Sahipsiz Bir Şiir, Yalnız Bir Yazar: Feyyaz Kayacan’ın Şiir Evreni

Türk edebiyatının en özgün ve en az hatırlanan seslerinden biri Feyyaz Kayacan’dır. Dilin sınırlarını zorlayan, anlatının biçimsel dengelerini altüst eden bu yazar, daha çok öyküleriyle tanınsa da edebiyat serüvenine şiirle başlamış; Fransızca, İngilizce ve Türkçe kaleme aldığı şiirleriyle modern şiirimizin avangart uçlarına temas etmiştir. Ancak şiiri, yapıtlarının içinde en az tanınanı, en sessiz kalanı olmuştur.

Kayacan’ın şiir kitapları, onun edebî serüveninin gölgede kalmış birer kilometre taşı gibidir. Bu kitaplar yalnızca bireysel bir yaratıcılığın değil, aynı zamanda döneminin şiir anlayışlarına karşı geliştirilmiş bir meydan okumanın da izlerini taşır. Aşağıda, onun şiir külliyatını tarihsel bir sıralama içinde inceliyor ve bu görmezden gelinmiş şairin ne denli çok katmanlı bir evren kurduğunu göstermeye çalışıyoruz.

1. Les Gammes Insolites / Poèmes Suivis de Destructions (1935)

Feyyaz Kayacan’ın ilk şiir kitabı, henüz 16 yaşındayken, lise yıllarında kaleme aldığı Les Gammes Insolites / Poèmes Suivis de Destructions, 1935 yılında “Foks Galata” tarafından yayımlanır. Şiirlerini o yıllarda kullandığı edebi mahlasıyla, Feyyaz Fergar adı altında sunar. Kitap, başlığından başlayarak sıradışılığını belli eder: “Sıradışı Gamlar ve Yıkımların Ardından Gelen Şiirler”… Destructions adlı bölümde yer alan düzyazı şiirler, Servet-i Fünun mensur şiir geleneğinin ötesinde, Rimbaud’nun etkisini taşıyan, karanlık, parçalı metinlerdir. Şiir başlıklarında yer alan “Mallarmé”, “Rimbaud”, “Faust”, “Valéry” gibi isimler ise onun Avrupa şiir birikimine olan derin ilgisini ve genç yaşına rağmen entelektüel olgunluğunu gösterir.

2. Gèstes à la Mer (1943)

1943’te, II. Dünya Savaşı’nın tam ortasında Londra’da yayımlanan bu ikinci kitap, Kayacan’ın Fransızca kaleme aldığı şiirlerin bir devamıdır. The Grey Wall Press etiketiyle yayımlanan Gèstes à la Mer, yalnızca içeriğiyle değil, yayımlandığı bağlamla da dikkat çeker: Savaşın ortasında, sürgün hissiyle yazılmış, içe dönük, lirik ama çarpıcı bir şiir derlemesidir. İngilizce bir önsözle yayımlanmış olması, onun çokdilliliğini ve Batı Avrupa şiir çevrelerindeki yerini de vurgular.

3. Kaşık Havası (1976)

Feyyaz Kayacan’ın Türkçe yayımlanan ilk şiir kitabı olan Kaşık Havası, 1976 yılında Yeditepe Yayınları tarafından basılır. Kitap, “Kaşık Havası” ve “Ağızlar Kıyametlere Açılıyordu” başlıklı iki bölümden oluşur. Geleneksel halk şiiri çağrışımları taşıyan başlık, içerikte modernist ve deneysel bir şiir anlayışıyla yer değiştirir. İmgelerin parçalı yapısı, anlamın çok katmanlılığı ve dilin oyunlaştırılması bu kitabı, 70’li yılların ortasında oldukça yenilikçi bir noktaya taşır. Ancak buna rağmen eser, hem eleştirmenler hem de okuyucu çevresinde gereken ilgiyi görmez; ikinci baskısı yapılmaz.

4. Benim Örümceğim Başka (1982)

1982 yılında yayımlanan bu ikinci Türkçe şiir kitabı, Feyyaz Kayacan’ın hem imgesel hem biçimsel anlamda en yoğun şiirlerinden oluşur. Kitap iki bölümden oluşur: İlk bölüm başlıksız kısa şiirlerden oluşurken, ikinci bölüme “Hiçname” adını verir. Bu bölümde yer alan şiirler, bir yandan Doğu mistisizmine, diğer yandan ise varoluşçu bir sorgulamaya açılır. “Benim örümceğim başka” ifadesi yalnızca bireysel bir imge değil, onun poetikasının da özüdür: farklı örülmüş, farklı bir düzlemde işleyen bir şiir ağı…

5. A Talent for Shrouds (1991)

Feyyaz Kayacan’ın İngilizce kaleme aldığı şiirlerinin toplandığı bu kitap, onun İngilizce şiirle kurduğu ilişkiyi belgeleyen önemli bir yapıttır. 1991 yılında İngiltere’de yayımlanan kitapta, daha önce çeşitli dergilerde yayımlanan ama bir araya getirilmemiş şiirleri yer alır. İngilizce yazılmış şiirlerindeki dilsel keskinlik ve düşsel katmanlar, onun çokkültürlü poetikasını bir kez daha ortaya koyar.

6. The Bright is Dark Enough (1992)

Bu kitap, ölümünden kısa bir süre önce yazdığı şiirleri içerir. Kayacan’ın ironik ve grotesk anlatımı, bu kitapta yerini karanlık ve melankolik bir tona bırakır. Şairin iç dünyasına dair daha içe dönük, varoluşçu bir sorgulama göze çarpar. Kayacan’ın son verimi sayılan bu kitap, onun hayatla ve ölümle hesaplaşmasının şiirsel karşılığıdır.

7. Modern Turkish Poetry (1992)

Feyyaz Kayacan’ın yayımladığı son kitap, İngiltere’de Rockingham Yayınevi’nden çıkar. Bu eser, bir çeviri antolojisidir. Yahya Kemal, Cahit Sıtkı, Fazıl Hüsnü Dağlarca, Bedri Rahmi, Oktay Rifat gibi şairlerin Türkçe şiirlerini İngilizceye çeviren Kayacan, bu yönüyle hem bir kültürel aracı hem de şiir çevirisinde özgün bir bakış geliştiren kişidir.

Bir Yeniden Keşif Çağrısı

Feyyaz Kayacan’ın şiiri, kendi döneminde görmezden gelindiği gibi bugün de erişilmesi güç metinler arasında yer alıyor. Özellikle Kaşık Havası ve Benim Örümceğim Başka gibi kitaplarının hiçbir zaman ikinci baskı yapmamış olması, onun şiirini sahipsiz ve yalnız bırakmıştır. Ne antolojiler ne akademik çalışmalar onun şiirine hak ettiği yeri vermiştir. Oysa onun şiiri, biçimsel cesareti, dilsel deneyselliği ve evrensel perspektifiyle bugün hâlâ taze, hâlâ çağdaş.

Feyyaz Kayacan’ın şiiri yeniden basılmalı, üzerine yazılar yazılmalı, tartışılmalı. Bu yalnızca geçmişin bir borcunu ödemek değil; bugünün edebiyatına açılan yeni bir soluk kanalı yaratmak anlamına gelecektir. Çünkü o, “Benim örümceğim başka” derken bir farklılık iddiası değil, bir poetika inşa ediyordu. Ve o poetika hâlâ okunmayı, keşfedilmeyi bekliyor.

Feyyaz Kayacan Şiirlerinden Örnekler;

En Yeniler

Tanık Olmayı Reddetmenin Bedeli: Kurtlar

“Sizinkiler böyle ölür, Böyle ölür sizinkiler.” Bazı hikâyeler, bütün büyük hikâyeler...

2025 Nobel Edebiyat Ödülü Macar Yazar László Krasznahorkai’ye Verildi

İsveç Kraliyet Akademisi, 2025 yılı Nobel Edebiyat Ödülü’nü çağdaş...

Buzdokuz Dergisinin 28. Sayısı “İz İmza Özne” Dosyasıyla Yayınlandı

Buzdokuz bu sayısıyla 6. yılına girdi. Ekim–Kasım–Aralık 2025 tarihli 28....

Ama En Çok Bulantı – Onur Ocak

Günlerim böyle aynı olmasa Uyusam, uyusam Dünyanın anlamsızlığına ve buna gücenikliğime...

160. Kilometre’den Üç Yeni Kitap: “Adaletler”, “Gerçek Apt.” ve “Sizi Kaçırıyorum”

Bağımsız şiir yayınevi 160. Kilometre, son yayın döneminde üç...

Mustafa Köz’ün İç Odası: Söyle Sonsuzluğun Unuttuğunu

İnceleme: Handan Deniz Tinik Ağır aksak, tökezleyerek yürüdüğüm dünya; şiir....

Benzer İçerikler

John Berger ve Yves Berger’in Görsel Konuşması: Top Sende

İnceleyen: Süleyman Tanrıverdi John Berger ve oğlu Yves Berger’in Metis Yayınları’ndan çıkan Top Sende – Sanat Üzerine Yazışmalar adlı kitabı, ilk bakışta yalnızca iki sanatçının...

İyi Şeyler Yayıncılık: Şiir Nesnesi Olarak Kitap ve Bugüne Çağrı

Azimet Avcu Twitter’da yeni ismiyle X’de dolaşırken bir kullanıcının İyi Şeyler Yayıncılıkla ilgili bir kitap seti fotoğrafına denk geldim. Sırtlık kısmı olmayan kitapçıklar ahşap bir...

Tuzbiber Komedyenleri Komik mi?

Ozan R. Kartal     "Düşünce için kahkahadan daha iyi bir başlangıç noktası yoktur." Terry Eagleton     Gülmenin ve güldürmenin psikolojik ve teorik kısmı bugüne dek pek çokları tarafından pek...