René Ricard – Şatafat

Jennifer Clement’in Dul Bayan Basquiat kitabını okurken, Suzanne karakterinin Seville Otel’de canı sıkıldığında rastgele çevirdiği bir telefon numarasıyla Amerikalı şair Rene Ricard’a ulaşması beni hem şaşırttı hem de Ricard’a dair bir merak uyandırdı. Suzanne, onunla saatlerce konuştuğunu, adını hiç söylemediğini ama Ricard’ın da bunu hiç sormadığını anlatıyordu. Kitaptaki o kısa ama etkileyici bölümden sonra Ricard’ı internette araştırmaya başladım ve karşıma “Şatafat” şiiri çıktı.

Rene Ricard, 1946 yılında doğmuş, 1970’lerde Andy Warhol çevresinde yer almış, hem şair hem sanat eleştirmeni olarak tanınan, New York sanat sahnesinin en özgün figürlerinden biriydi. 2014 yılında vefat etti. The New York Times’ta yayımlanan ölüm ilanında onun “Şatafat” adlı şiirinden söz ediliyordu ve şu cümle dikkatimi çekti:

“Şatafat, Manhattan’ın çağdaş sanat sahnesinde geniş, otodidakt bir bilgi birikimi ve Wildevari bir gösterişle dolaşan kötü şöhretli bir estetik.”

Sadece şiirleriyle değil, 1981’de kaleme aldığı “Işıldayan Çocuk” başlıklı yazısıyla da Jean-Michel Basquiat’nın yükselen itibarında önemli bir rol oynamıştı.

Ricard’ın hem şiiri hem de varlığı, kırılganlıkla teatral zarafeti bir arada taşıyor. “Şatafat” şiirini bu bağlamla birlikte Ozan R. Kartal çevirisiyle paylaşmak istedim.

Azimet Avcu


 

Şatafat

Bunlar, hayal gücünü mesken tutan meseleler
Afyon özü, hoş rayihâlı okaliptüs merhemi
Anayasal düzen çöküyor
Her türden kurtarma hamlesinde; soluk kahverengi bir devrin sonu

Bazı şeyler enfesti: Hadi gelsin Doğu Roma
Venedik’in küflü kanalizasyonunu daha da çürüten o yaldızlı şark
“Neden hep bataklıkların üzerine kurarlar başkentlerini?”
Paris! Londra! Moskova!

Geriye kalan parçaları tuhafsıyoruz.
Çıkmaz sokağın üzerindeki malçtır bu
Rehavetimizi okşuyor o ölü karmaşa hissiyle
“Nadasa bırakılmış bir tarlayım.”
Parti bitti ve biz bunu hatırlıyoruz.

İngilizce Aslından Çeviren: Ozan R. Kartal

En Yeniler

Kapanan Tiyatro Kulübünün Oyunu: Ermişler Ya Da Günahkârlar

  Yıldız Teknin Üniversitesi - Yıldız Sahnesi Tiyatro Kulübü geçtiğimiz...

Reşit İmrahor’un “Kuvve’den Fiil’e” Kitabı 32 Yıl Sonra Tekrardan 160. Kilometre Tarafından Yayınlandı

Basın Bülteninden Reşit İmrahor 23 Ekim 1993’te TRT 2’de Enis...

Aforozun Gözünden – Gökçe Hilal Tırpan

tanrıdan düşmüş bir yankı cesaretimi savuşturdu teslimiyetin bu denli acımasız...

İki Kısa: Çığlık ve Yol Bizi Nereye Götürürse

Ozan R. Kartal   “Kültür ve sanatın Cihangir’deki yeni odak noktası”...

Mehmet Rauf’un kayıp kitabı Ganya Kitap tarafından basıldı!

Basın Bülteninden   Mehmet Rauf’a ait olduğu saptanan Samiye’nin Yedi Gecesi,...

Hallâc-ı Mansûr Şöyle Dedi

Çeviren: Mehmet Taner Sevgilim alçak bir ihtiradır Ondan korktuğun ve de...

Benzer İçerikler

Sarah Elizabeth Green – Öbür Dünya

Çeviren: Leyla Bayrı 1. Herhalde sabah bulantısı böyle bir şeydir: ıspanaklı omleti tabağımda itip duruyorum, karşımda belki de beni hamile bırakan bir çocuk. Daha dün bakireydim. Ohio’da uzun bir tatil— Bir...

Sveta Grigorjeva – Ortaya Çıkma Zamanı Ya Azîm, Vakit Feci Yakın

Çeviren: Melih Bera Ermiş ortaya çıkma zamanı ya azîm, vakit feci yakın özgürleştir kızlarını oğullarını nâ-binarylerini seksüelleri aseksüelleri seks-pozitifleri ve -negatifleri ortaya çıkma zamanı yo, vakit feci yakın frankeştayn’ın...

Luna Miguel – Kanı Bozuk

İspanyolcadan çeviren: Kimi Traube İngilizceden çeviren: Esra Asar Saadet sürülmez ölü ya da diri. Bana senin gözlerini beyaz bir mendile işleyenlerin söylediği buydu. Beni alaya alanlar:...