Türk edebiyatının bağımsız belleği, arşivciliğin en özel ve tutkulu örneklerinden biri olan evvel.org, 22. yaşını kutluyor. Şair ve araştırmacı Zafer Yalçınpınar tarafından 2003 yılında kurulan ve hiçbir kurum ya da kişiden destek almadan bugüne dek varlığını sürdüren bu dijital külliyat, sadece bir blog değil; edebiyatın, düşüncenin ve sezginin dijital coğrafyada yankılanan “aksak kolajı” olarak tanımlanabilir.
Yalçınpınar, evvel.org’un 22. yılına özel kaleme aldığı metinde, çağdaş edebiyatın yapı ve anlatı sorunlarına dair dikkat çekici bir poetik duruş sergiliyor. “Günümüz metinlerinde dizge, kurgu ve kronoloji yavaş yavaş değerini, işlerliğini yitiriyor,” diyen Yalçınpınar, bu değişimi yalnızca gözlemlemekle kalmayıp, edebi üretim biçimini de bu dönüşüme göre yeniden kurguluyor: “Çağrışımlar ve yan anlamlarla ilerleyen, anlatmak yerine sezdirmeyi yeğleyen, nedensellikten arınmış bir şeyler (betik) oluşturulmalı…”
Bu düşünsel zemin üzerinde yükselen “aksak kolaj”, evvel.org’un sadece bir içerik platformu değil, aynı zamanda parçalı, sezgisel ve çok katmanlı bir anlatı arayışına dönüşmesini sağladı. Blogda yıllar içinde Ece Ayhan’dan İlhan Berk’e, Sait Faik’ten Kuzgun Acar’a, Kerim Çaplı’dan Yavuz Çetin’e kadar pek çok ismin izlerini bulmak mümkün. Kimi zaman bir dizenin yankısı, kimi zaman sahaflarda rastlanmış nadir bir kitabın iç kapağına düşülmüş not, kimi zaman ise zamansızca kaybedilmiş sıkı dostlara adanmış bir metin çıkıyor karşımıza.
Yalçınpınar, 2003-2006 arasında Kadıköy’de yayımlanan “Sonrasızlık” fanziniyle başlattığı bu çabayı, internetin olanaklarıyla sınırsız bir arşiv ve paylaşım alanına dönüştürmeyi başardı. Bugün evvel.org yalnızca bir blog değil, aynı zamanda şiirin, düşüncenin, müziğin, edebiyatın, felsefenin ve dilbilimin birbirine değdiği bir “cehennem provası” — İlhan Berk’in deyişiyle…
Site, aynı zamanda sayısız etkinlik, arşiv çalışması, söyleşi ve belgeyle Türk edebiyatının dijital belleğini oluşturuyor. Tüm bu çabanın arkasında ise bir adanmışlık var: “Sonuçta, ölene kadar yazmaya kararlıyım, ama bunu kimseye önermiyorum.” Bu ironik ama sahici cümle, Yalçınpınar’ın yalnız ama umut dolu edebi yürüyüşünün özetini sunuyor.
22 yıl boyunca aynı tutkuyla sürdürülen bu kolektif hafıza çalışması, edebiyatın “şimdi”sine olduğu kadar “gelecek”ine de ışık tutuyor. evvel.org, parçalanmış ama tutarlı, aksak ama sahici bir ses olarak Türk edebiyat tarihinde yerini çoktan aldı.
Nice senelere, evvel.org.