Muazzam Eğri

Berf Çakmakcı

yanında duran insanların ve eşyaların ısındığı fikri
kış günlerinde beni kombiyi kapatmaya itti

üşenmedim el ve ayak parmaklarını saydım senin
bizlerden farkın yoktu ve çok normaldin

yanaklarımızı tutkalla yapıştırmakta iyiydin
yansıdığın şeyden üç gün silinmezdi şeklin

bizi başkalarından ne farklı kılar düşündüm
ayaklarımı kaşırken dürbüngözlerle düşündüm

eski arkadaşlardan transkriptler çıkarmayı
yeni arkadaşlara kartvizit gibi uzatmayı

bu kadar normallik hiç normal değil dedim içimden
birden belirdi bir eğri tüm normallerin içinden

şımarık huysuz gıcık bir eğri
eğrildikçe kaybolan tekrar beliren bir eğri

eğri oturup doğru konuşan
cetvellerle arası bozuk bir eğri

meğer eğri bakan eğri görürrmüş
sinekleri bakkallar küvözde büyütürmüş

 

En Yeniler

Beyoğlu’nda Göz Göz Şiir: Leman Kültür’de Hafızalara Kazınan Bir Gece

28 Haziran Cumartesi akşamı Beyoğlu’nda bir şiir gecesi düzenlendi,...

Yaşayan Bir Şiir: Poésie vivace de Turquie, 2025

Türkiye şiiri, deyim yerindeyse, kökü derinlere uzanan, mevsim ne...

Açmışsa – Tuğçe Arı

Sabahın ilk ışıklarının ağaç yaprakları arasından yüzümü falan yalamadığı...

Cüneyt Arkın’la Oyunculuktan Edebiyatçılığa Derin Bir Söyleşi

Söyleşiyi Yapan: Kadir Yıldız, Azimet Avcu 1) Edebiyata ve şiire...

2025 Yaşar Nabi Nayır Gençlik Ödülleri sahiplerini buldu!

"Varlık dergisi, 1933’ten günümüze özenle sürdürdüğü ‘edebiyatımıza yeni değerler...

Bir Yaz Güncesi – Sinema ile Hayatı Yüzleştirmek

Bir Yaz Güncesi – Sinema ile Hayatı Yüzleştirmek Jean Rouch...

Benzer İçerikler

İzmiroğlu Cüneyd Bey’in Tazyik-i Tavernası – Cüneyd Ensari

İzmiroğlu Cüneyd Bey’in Tazyik-i Tavernası sakız tavernası beynimin elenen kısımlarını kalbur altlarından çekmeliyim sorgulanan fragmanların el frenlerini masaüstü insanları ağlayan ayaklarımın gözyaşını parmak aralarında mantar olarak görünce yarının çetrefilli...

Kedilerin İçtiği Su – Ozan R. Kartal

o kadar düşündüm o kadar düşündüm ki korktum dünyadan çilehanelerde sıkılmıyor mu arzı terk eden adamlar düşündüm deveye binip göğe yükselmenin kıllı bir göğüs mü şartı düşündüm uykuya dalarken bana...

elanor – Mihriban Kurt

yıkılmış çocukluğu duvarlarında evlerin gözlerinde körleşen bebekler plastik kırılmış oyuncaklarına ağlamazmış hiç ölgün adını değiştirmiş karalanmış kadınlarla kuruyan bir ayazma yüzünde kavruk bedeni pahalı serpantinlerle girilen bir taverna zulasından yitirmiş...