Gumbuz

Medine Sarıtaş

köpekle konuş kaşlarını al
kimlik göster yorulmadan yap bunları
kendini kandır onu kandır
filtresiz olanı yakala
yersen ki yemezsin bilirsin
dövüş vakti hodri meydan
kimse seni anlamıyor hayır yanılıyorsun
bırak böyle kalsın bırak öylece kalsın
anlamsız bir ses
yoksun
bağlamdan kopmuş falan
üffff bağlam dedim ne havalı onlar havalı
geç bırak sus bırak

canımı sıkmadım öldüm sandım
anlam kesildiğinde ölürsün
aterinin pilleri biter
misketlerin dağılır
sokağa çıkamazsın
çok uzakta olduğun o anda kendini kaşıyarak
tuhaf sesler çıkartarak yavaş yavaş
hele hele hele dıt dıt dırıt dıt

kalbimdeki ağırlıklar sizi yavaşlatmasın
yeşilin merkezine doğru bir poşet uçuyor
saftakiler canımı çok sıkıyor
kalbimdeki ağırlıklar sizi yavaş-lat-masın

 

En Yeniler

Sonsuzluktan Verilen Bir Selam – Beste Naz Karaca

sonsuzluktan verilen bir selam Beste Naz Karaca   gün ışığında yeterince bekletilmiş...

Abdullah Ezik’in Mitolojiyle Bugünü Buluşturan Yeni Şiir Kitabı: Troya Blues

Everest Yayınları’ndan yeni çıkan Troya Blues, Abdullah Ezik’in mitolojiyle...

Nur Demet Genç’in Döngüsel Şiiri: Herkesten Daha Aydınlık Üzerine Bir Söyleşi

Söyleşi: Ozan R. Kartal Nur Demet Genç, son kitabı Herkesten...

Şair Şerif Tezgörenler’i kaybettik.

Şerif Tezgörenler; Ayhan Hanım ile Ercan Tezgörenler’in oğlu olarak...

Cibali’de Bir Edebiyat Rüzgârı Daha: Şiirler ve şarkılar Atölye Kafası’nda buluştu.

Balat’ta faaliyet gösteren Atölye Kafası, 6 Aralık Cumartesi akşamı...

Sem 101 – Mustafa Aran

   “Bunları atma vakti geldi ya da aramızda bölüşelim.”...

Benzer İçerikler

Seyre – Yasir Durmaz

is ve tütküsünün rağmına ateşin aldırışa kalkamayan kim idiyse sermiş odur zıpçık meydanları sıcağı eritmeyen lambadan ritim tutmak nasıldı gözüm seyrine kendilik patikası ot bitirmiş meydan tıraşsız taşların el tırnak...

sayhaten vahidaten

Esra Asar     radyodaki kadın 17 haberlerini okuyordu o sırada sen neden hatırlamıyorum, galiba benim yüzümden, sevilmediğini bağırıp ağlıyordun artık tutukladıklarının isimlerini söylemiyorlar oysa eskiden daha kalabalıktık artık isimlerden...

Ölümün Kısa Mantığı

Nihat Özdal İstediğini aldı hayvan. Elbette başka bir hayvandan. Hayvan böyle büyür böle parçalaya. Sürüden uzaklaşan besler ötekini. Öldürmek böyledir. Sevdiklerinin ölmesine yardım ederek başlarsın. Parçalayarak, boğarak, bağırsaklarını...